BVB'yi bukezde BVB tribunlerinden birine sorduk.. Sandra Goldschmidt, Süd tribunüne kombine sahibi takımı deplasmanlardada yalnız bırakmayan 'gerçek aşk'ı en derinden yaşayan bir bayan taraftar.
Sorularımızı içtenlikle yanıtlayan Sandra'ya BVB Türkiye ekibi olarak birkezde buradan teşekkür ediyoruz..
-Öncelikle biraz kendinizden bahseder misiniz? Yaşınız,işiniz,yaşadığınız yer?
+Yaşım
30,Duisburg'da yaşıyorum (Yurtdışından okuyanlar için bilgi
vereyim : Duisburg,Dortmund'a yaklaşık 45 dakika
uzaklıkta).Mesleğim de avukat yardımcısı.
- BVB sevginiz nasıl
başladı?BVB sizin için ne anlam ifade ediyor?
+BVB'ye olan sevgim
1993 yılında babamın beni ilk kez stadyuma götürdüğünde
başladı.Onun da babası zamanında onu stadyuma götürmüş ve bu
da bizim ailemizde devamlılık kazanmış.
Borussia Dortmund benim için aslında ''her şey'' demek.Bazıları futbolun hobi ya da güzel vakit geçirebilecek bir şey olduğunu söylüyor. Fakat Dortmund buna her zaman şu şekilde cevap veriyor : bu bölgede futbol yaşanıyor! Borussia Dortmund'suz bir hayat gerçekten hayal edilemez.
Borussia Dortmund benim için aslında ''her şey'' demek.Bazıları futbolun hobi ya da güzel vakit geçirebilecek bir şey olduğunu söylüyor. Fakat Dortmund buna her zaman şu şekilde cevap veriyor : bu bölgede futbol yaşanıyor! Borussia Dortmund'suz bir hayat gerçekten hayal edilemez.
-Sık sık maçlara
gidiyorsunuz. Kombineniz varmı? Şuana kadar kaç deplasmana
gittiniz?
Unutmadığınız deplasman hangisiydi? Neden?
Unutmadığınız deplasman hangisiydi? Neden?
+ Evet,bir kombine
bileti sahibiyim.Benim yerim Güney Tribününde (Südtribünü)
81.blokta.
Bu sezon unutamadığım deplasman maçımız Manchester City; kazanamadık gerçi ama Manchester City'yi 90 dakika boyunca iyi idare ettik ve çok da iyi oynadık diye düşünüyorum.
Deplasman maçlarında biletlere ulaşmak çok farklı oluyor.Bayern maçlarında daima zor oluyor ama mesela en son oynadığımız Düsseldorf deplasmanında biletlere gayet kolay ulaşıldı.
-Bize BVB
tribünlerinden bahseder misiniz? Tribün gruplarına üye misiniz?Bu sezon unutamadığım deplasman maçımız Manchester City; kazanamadık gerçi ama Manchester City'yi 90 dakika boyunca iyi idare ettik ve çok da iyi oynadık diye düşünüyorum.
Deplasman maçlarında biletlere ulaşmak çok farklı oluyor.Bayern maçlarında daima zor oluyor ama mesela en son oynadığımız Düsseldorf deplasmanında biletlere gayet kolay ulaşıldı.
+Hiçbir tribün
grubuna üye değilim;sadece bir taraftar kulübüne üyeyim.Güney
Tribün'ü gerçekten olağanüstü.Son zamanlarda yurtdışından
gelip,bir kez olsun orada olmak için veya sadece Güney Tribününü
canlı görmek isteyenler var.''The Unity' grubu her zaman el ele
çalışıyor ve koreografiler her zaman müthiş oluyor. Bence
Malaga maçı öncesi sergiledikleri koreografi ile kendilerini
aştılar.
-Dortmund bu sezon
Şampiyonlar Liginde harika bir performans gösterdi.Size göre bunun
sırrı neydi? Sizi en çok sevindiren maç hangisiydi? Neden?
+Sanırım geçen
seneki hatalarımızdan ders aldık.Gerçi çok kötü de
oynamamıştık fakat savunmada oldukça şaşkına uğratılmıştık.Bu
sezon her Şampiyonlar Ligi maçını mükemmel buldum.Kendi
sahamızda oynadığımız Malaga maçı tabii ki en zirve/heyecanlı
maçtı.85. Dakikada her şeyin bittiğini düşünürken,sonradan
elde edilen skor gerçekten unutulmaz.Real Madrid ile oynadığımız
maçtaki atmosferin daha fazlası/iyisi olamazdı.Malaga'da
Santana'nın attığı galibiyet golünden sonra yaşanılan atmosfer
ile Real Madrid'e karşı oynarken tüm karşılaşma boyunca
yaşanılan atmosfer aynıydı.Ve bence Real Madrid gibi bir takımı
4-1 yenmek insanın başına herhalde bir daha gelmez!
- Bir taraftar
gözünden Jürgen Klopp nasıl biri? Onun hakkında düşüncelerinizi
yazarmısınız?
+Jürgen
Klopp,BVB'nin başına gelen en güzel şey.Almanya Kupası finalinde
Bayern ile karşılaştığımızda,Klopp'un yeni antrenörümüz
olacağını öğrendiğimizi hatırlıyorum (o gün o maçı
kaybetmiştik).Unutulmaz bir andı ve o günden sonra da yükselmeye
başladık.Bert van Marwijk de o zamanlar elinden olan şartlar ile
olabildiğince iyi sonuçlar elde etmişti.Ama Jürgen Klopp
duyguları ve heyecanı ile Borussia Dortmund'a tam anlamı ile
yakışıyor.Son yıllarda burada inşa ettikleri gerçekten
anlatılmaz ve onun sayesinde çok güzel anlar yaşadık.Sanırım
tüm BVB taraftarlarının genel isteği onun Ferguson veya Wenger'in
Manchester United/Arsenal'de kaldığı kadar uzun kalmasıdır.
-Takımda en
sevdiğiniz oyuncu hangisi?
+ Ooooo,sadece bir
kişiyi seçmek çok zor.Takım genel olarak çok inandırıcı ve bu
da Borussia Dortmund'u diğer takımlardan ayıran özellik.Çünkü
sadece bir yıldız oyuncusu yok;bütün takım birbirine ayak
uyduruyor.
Marco Reus'un bu ilk sezonu çok iyiydi ve Mats Hummels de savunmanın vazgeçilmezlerinden.Lukasz Piszczek'e aşırı saygı duyuyorum çünkü kalçasındaki sakatlığına rağmen daima oynadı ve ameliyatını erteledi.Takımdaki diğer oyuncuları da sayabilirim ama şimdilik bu üçünü anlatmam yeterli olur.
Marco Reus'un bu ilk sezonu çok iyiydi ve Mats Hummels de savunmanın vazgeçilmezlerinden.Lukasz Piszczek'e aşırı saygı duyuyorum çünkü kalçasındaki sakatlığına rağmen daima oynadı ve ameliyatını erteledi.Takımdaki diğer oyuncuları da sayabilirim ama şimdilik bu üçünü anlatmam yeterli olur.
- Nuri Şahin ve İlkay
Gündoğan hakkında düşüncelerinizi yazarmısınız?
+ Nuri Şahin'in Real
Madrid'e gittiği zaman çok üzülmüştüm.Sonra yeniden bize
gelmesi beni oldukça mutlu etti.Onun Real Madrid'in teklifini kabul
ettiği için kimse yargılayamaz diye düşünüyorum.Oraya
gittikten sonra sakatlanması onun şanssızlığı oldu yoksa onun
için her şey daha iyi olabilirdi.Biz taraftarlar için onun bizde
olması çok iyi.Onun Şampiyonlar Ligi Finalinde ilk 11'de olmasını
dilerim.Benim düşüncüme göre bize geldiğinden beri her maç
kendini geliştirdi.
İlkay hakkında da onun kısa süre içerisinde kendini inanılmaz iyi geliştirdiğini söyleyebilirim.İlk geldiğinde onun Nuri'nin yerine geçebileceği yönünde hepimiz şüphe etmiştik ama son olarak o pozisyonda kendi stilini geliştirdi.Umarım sözleşmesini uzatır ve önümüzdeki yıllarda da bizde kalır.Az önce Nuri'nin Şampiyonlar Ligi Finalinde ilk 11'de oynamasını istediğimi söylemiştim.İlkay'ın da Götze'nin mevkisinde oynamasını isterim çünkü onun final maçına kadar %100 sağlığına kavuşabileceğini sanmıyorum.
İlkay hakkında da onun kısa süre içerisinde kendini inanılmaz iyi geliştirdiğini söyleyebilirim.İlk geldiğinde onun Nuri'nin yerine geçebileceği yönünde hepimiz şüphe etmiştik ama son olarak o pozisyonda kendi stilini geliştirdi.Umarım sözleşmesini uzatır ve önümüzdeki yıllarda da bizde kalır.Az önce Nuri'nin Şampiyonlar Ligi Finalinde ilk 11'de oynamasını istediğimi söylemiştim.İlkay'ın da Götze'nin mevkisinde oynamasını isterim çünkü onun final maçına kadar %100 sağlığına kavuşabileceğini sanmıyorum.
- Borussia
Dortmund,Türkiye'de çok seviliyor. Artık Türk Hava Yolları da
BVB sponsporlarından biri oldu. BVB'nin diğer ülkelerde de bu
kadar sevilmesi bir BVB taraftarı olarak size ne hissettiriyor?
+ Yurtdışındaki
artan popularite hoşuma gidiyor.Twitter'da BVB hakkında yazmaya
başladığımda az sayıda hesaplar vardı.Son yıllarda kendini o
çoşkuya dahil edenlerin sayısının arttığını görmek hoşuma
gidiyor.Sanırım bunda Jürgen Klopp'un büyük bir katkısı
var.Çoğu insanın sempatisini kazandığını düşünüyorum.Nuri
ile İlkay'ın sayesinde Türkiye'den ve de Shinji sayesinde de
Japonya'dan taraftarlar kazandığımızı düşünmekteyim.Umarım o
taraftarlar bu oyuncular takımdan bir gün gittikten sonra veya
Shinji'nin gittiği gibi Borussia Dortmund'a sadık kalır.
-Mario Götze'nin
Bayern'e transfer olmasını nasıl karşıladınız?
+ Bu çok hassas bir
konu.Bence tüm taraftarlar – ben de dahil olmak üzere – bu
transfer haberi ile şok oldu.Hummels'in bu transfer hakkındaki
dediklerine %100 katılıyorum.Kagawa veya Lewandowski takımdan
gittiklerinde bunu anlayışla karşılarsın.Ama Götze gibi
Borussia Dortmund'un genç takımında uzun yıllar oynayan birinin
FC Bayern'e gitmesini gerçekten anlayamazsın.Yurtdışına transfer
olmuş olsaydı eğer bunu herhalde kimse sorun etmezdi.Son
zamanlarda yaptığı röportajlarda Dortmund'da ne kadar mutlu
olduğunu ve burada bir ev yaptırmak istediğini
söylemişti.Bayern'in bu transferin zamanlaması hakkında konuşmak
istemiyorum.Sadece çok saygısızca buldum.
- Şampiyonlar Ligi
Final maçından beklentileriniz nedir? Wembley'e gidecek misiniz?
+Dün gece BVB'den
olumlu bir mail aldım,yani orada olabileceğim.Uçak ve oteli çok
önceden ayarlamıştım zaten.Bence finalde Bayern'den daha az
baskımız var.Kupayı bizim kazanmamız onlar için bir facia
olur.Her ne kadar onları bu sezon yenemesek de şanslar
50:50;geçtiğimiz sezon bunu başarabildiğimizi gösterdik.1997'nin
tarihçesi de var;iki şampiyonluktan sonra Şampiyonlar Ligini
kazanmıştık.Santana'nın Malaga'ya karşı attığı golden sonra
herkesin şöyle bir umudu var : Bunu artık başarabiliriz!
- Size göre BVB
gelecek sezonlarda nasıl performanslar gösterecek?
+ Umarım önümüzdeki
sezonda da yeniden başarılı oluruz.Tabii ki Bayern'e ligde ayak
uydurmak zor olacak ama elimizden gelen her şeyi yapacağız.Bu
tabii ki Götze ile Lewandowski'nin yerine kimlerin geçeçeği ile
de alakalı bir durum.Hâlâ Dzeko konusunda umudum var ama o sanırım
çok pahalı olur.Klopp'un bir basın toplantısında dediği gibi;o
sakinmiş ve o sakin olduğu süre içerisinde de biz de öyle
olmalıymışız.İngilizce söylemek gerekirse : İn Kloppo we trust
:) (Klopp'a güveniyoruz).
---
Teşekkürler Sandra
(Röportajın izinsiz olarak kullanılması yasaktır. Lütfen emeğe saygı gösterelim)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder