Üzüntü ve Gurur..

25 mayıs cumartesi akşamı tüm dünya Wembley'e kitlenmiş, Borussia Dortmund ile Bayern Münih arasında oynanacak şampiyonlar ligi final karşılaşmasını beklemeye başlamıştı. Tüm dünya'nın favorisi Bayern'di ama yine herkesin ortak fikri bu finalde Bayern'nin karşısına çıkmayı hak eden en büyük ekip B.Dortmund'du.

City, Madrid ve Ajax'lı gruptan yenilgisiz lider çıkan, S.Donetzk gibi bir sistem takımını çok iyi oyunla eleyen, Malaga karşısında futbol meleğinin yardımına ihtiyaç duyan ve son olarak yarı finalde Real Madrid'i 4-1'lik skorla geçen Dortmund artık finaldeydi.. Finalde rakip tartışmasız bu yılın en iyi takımı Bayern olacaktı.. Dortmund'da genel düşünce 'evet çok güçlüler ama onları yenebiliriz' şeklindeydi..

Jürgen Klopp Götze'nin yokluğunda İlkay ve Bender'in önüne Groskreutz, Reus ve Kuba üçlüsünü yerleştirerek karşılaşmaya başladı. İlk düdükle beraber sahada harika bir BVB izledik önde baskı ile ile Bayern'nin üzerine kara bulut şeklinde çökülmüş bu finalin nekadar istendiği tüm dünyaya gösterilmişti. Bayern bu baskıda şaşkına dönmüş topu ileri taşımak için Schweinsteiger'i stoperlerin arasına sokmuş ama başarılı olamamıştı. Bu bölümde tek eksik son vuruşlar oldu yada başka bir deyişle BVB saldırısının karşısında dik duran Bayern'li Neuer'i geçememek. 13.dakikada Lewandowski'nin füzesi, 15'de yakın mesafeden Kuba'nın yaptığı vuruş, 19'da Reus'la gelişen hızlı atak ve 22'de Bender'in yeterince iyi olmayan vuruşu.. BVB tribünleri bu anlarda gol diye ayağa kalkıyor ama hepsinde Neuer 'ben buradayım' mesajı veriyordu. BVB bu harika sürecte aradığı golü bulamayınca Jürgen Klopp öğrencilerine gücü ekonomik kullanmak amacıyla vites düşürme talimatını verdi.

Bunun sonucunda Bayern karşılaşmada başını kaldırmaya başlamış hatta golü bulma ile burun buruna gelmişti fakat kırmızı formalıların Neuer'i varsa sarılarda da Weidenfeller vardı.. 26.dakikada Mandzukic'in yakın mesafede yaptığı kafa vuruşunda harika bir refleks ile sahne alıyordu tecrübeli eldiven..

30.dakikada Robben, 35'de ise Lewandowski kaleciler ile karşı karşıya kaldılar fakat kalecilerin yüksek konsantrasyonları ile golcü isimlere geçit vermeye niyetleri yoktu.. 43.dakikada Robben çok müsait pozisyonda topu Weidenfeller'in yüzüne nişanlayınca akıllara yeniden Robben'in klasik final performanslarından birimi olacak düşüncesi yerleşmişti..

Kıyasıya mücadele ile geçen ilk 45 dakika golsüz sona erdi. Avrupa'nın en büyüğü olmak için gereken golleri ikinci yarıda izleyecektik..

Soyunma odasından iki takımda maça başladıkları 11'ler ile döndüler.. Karşılaşmada dengeyi Bayern Münih bozdu. Robben'nin pasında Mandzukic topu boş kaleye gönderirken binlerce BVB'li taraftarın üstüne kaynar sular boşalıyordu.. Golden sonra herşey Bayern'nin istediği şekilde ilerliyor BVB maça dönmek için küçük bir mucize arıyordu ve o mucize 66.dakikada Dante'nin karetede bile kural dışı sayılacak tekmesi ile geldi. Reus'a yapılan bu sert müdahale sonrası penaltı noktasını gösteren hakem sarı kartı bulunan Dante'yi oyundan atamayarak Ribery sonrası yine Bayern'nin eksik kalmasını engelledi..

Topun başına geçen İlkay Gündoğan top ve kaleciyi ayrı köşelere göndererek B.Dortmund'u yeniden hayata bağladı.. 

Karşılaşmada son bölüme girilmiş heyecan artmıştı. 72.dakikada tüm BVB'lilerin ağzı yüreklerine geliyor Weidenfeller'i geçen Müller'in kale önüne yaptığı ortayı Subotic çizgi üzerinden çıkarıyor Robben'e gol şansı tanımıyordu.. Alaba'nın sert şutunda Weidenfeller'den güzel bir kurtarış izledik..

Maçın son anlarına girilirken BVB yapılmaması gereken en büyük hatayı yapıyor maçın uzatmalara gittiğini düşünüyordu.. 2 dakika önce Klopp'un 10 numaraya dikkat edin uyarısına rağmen 89.dakikada Robben'nin topla buluşmasını engelleyemeyen BVB'li oyuncular Bayern'in ağlara giden ikinci golünü izlerken yıkılıyorlardı..

Sonu dramatik şekilde biten maçın kazananı Bayern Münih Bundeliga sonrası Şampiyonlar ligininde en büyüğü olduğunu ilan ediyordu..

Borussia Dortmund maçı kaybetmenin büyük üzüntüsünün yanında, Avrupa 2.liğininde gururunu yaşıyordu. Evet Bayern'e kaybedilmişti ama bir çoklarının beklediği gibi teslim olunmamıştı.. En üst düzeyde mücadele verilmiş maçı kazanma şansı yakalanmıştı..

Olmadı.. Olabilirmiydi?

Futbolda şu olsaydı, bu olsaydı ya nekadar yer var bilemiyoruz ama eğer BVB'li iseniz aklınıza ister istemez bu sorular geliyor..

 

-Götze'yi istemek normal ama bunun için acaba sezon sonu beklenseydi, hele hele Şampiyonlar ligi kritik virajında takımdaki güzel atmosfer bozulmamış olunsaydı daha farklı olmazmıydı?

-Büyük gol serisi ile krallığa koşan Lewandowski yine tam sezonun son bölümünde transfer dedikoduları ile gündeme gelmese Bundesliga'da gol krallığını yakalayabilir, Finalde Neuer ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda daha net bir vuruş yapabilirmiydi?

-Daha ilk yarıda Ribery'nin attığı dirseğe faul çalınmasına rağmen çıkmayan kırmızı kart, penaltı pozisyonunda kesinlikle oyundan atılması gereken Dante'ye çıkmayan kartlar çıkmış olsa oyunun dengesi değişebilirmiydi?

Bunların cevabını hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz ama biz BVB'lilerin hep aklında kalacak..

Sonuç olarak söylenmesi gereken söz belli:

Bize yaşattığın harika şampiyonlar ligi sezonu için teşekkürler Borussia Dortmund.. 

 

BORUSSIA DORTMUND 1-2 FC BAYERN

BVB: Weidenfeller - Piszczek, Subotic, Hummels, Schmelzer - Sven Bender (90.+1 Nuri Sahin), İlkay Gündogan - Blaszczykowski (90.+1 Schieber), Großkreutz - Reus, Lewandowski

Bayern: Neuer - Lahm, Boateng, Dante, Alaba - Martinez, Schweinsteiger - Robben, Thomas Müller, Ribery (90.+1 Luiz Gustavo) - Mandzukic (90.+4 Gomez)

Goller: 68'(p)İlkay / 60'Mandzukic, 89'Robben

Sarı Kartlar: Großkreutz - Dante, Ribery

Seyirci sayısı: 86.298

Fotograflar: Dpa